9 Eylül 2009 Çarşamba

Eylül'de Güney Ve Kırma Akbaş Yavruları...:)



Eylül ayın da Güney bir başka güzel oluyor. Geçen hafta ramazan ayının boşluğundan istifade Antalya’ya bir yakınımın yanına gittim. Tam bir hayvan severdi kendisi evin de sayısını bilmedim kadar kedi, iki ördek, iki hindi ve dört tane köpek var. Köpeklerin ikisi Golden biri Akbaş biride Kangal sokak köpeği kırmasıJ. Daha gittiğim gününün akşamı Akbaş doğum yaptı doğum başladığın da herhalde ilk olduğu için çok fazla doğurmaz diye düşünürken biz 8 yavru doğurduJ. Oda önemli değil yavrular kırma köpekten olduğu için sadece üçü akbaşa benzedi fakat yavrulardan isteyenlerin hepsi akbaş istiyor, bizimkilerse karabaş oldularJ. Yavruları nasıl ne diye verecek orası hala meçhul. Ama bence ne cins olurlarsa olsunlar hepsi birbirinden güzel birde 3-5 günde o kadar hızlı büyüyorlar ki tombik tombik oldular ben gidene kadar. Beş tanesine ev bulduk akbaş kara baş fark etmeden bakalım umarım diğer üçü de güzel onları sevecek birilerini bulurlar.

Bu tabi ilk gün sürprizi olarak güzel geldi. Antalya’yı eylül ayında tavsiye ederim o bunaltıdı sıcaklar çekilmeye başlamış artık deniz de havada süperdi. Yakınımın evi Lara tarafındaydı ama biz bol bol gezdik . İlk bir iki gün yavrular küçük diye yalnız bırakmak istemedik daha çok denize gidip gelip evdeki hayvanlarla meşgul olduk . Daha sonra iki günlüğüne Kemer de bir yakınımızın apart oteli var Part Mezzo diye oraya gittik orası da süper bir yer gerçekten o iki gün orda dinlendim geceleri havuz keyfi hele bir başkaydı birde doğanın içinde dağların arasında muhteşemdi çok iyi geldi. Bir gün yat turuna çıktık Olympos ‘a da uğradık hatta yattayken bir karetta gördük muhteşemdi. Zaten bu aylarda yavrular yumurtalarından çıkarlarmış toplam 100 tane yuva varmış koyda ve bunların 40 tanesi daha çatlamamış yumurtalar bazı kişiler sabahları kalkıp erken saatlerde yumurtaların çatlamasını bekliyorlar ve yavruların denize gidişini izliyorlar.

Yat gezisindeyken gözlükle de daldık fakat çok fazla bir şey göremedim deniz çok tuzlu olduğu için zaten pek yosun vardı diyemicem. Çok renkli bir su altı manzarası ve çok fazla çeşit yoktu sanırım yine suyun çok tuzlu olmasından kaynaklanıyor ama yine de farklı bir dünya ya bakmak ayrı bir keyif.

Son günüm de Alanya’ya gittik aslın da daha çok misafiri olduğum kişinin iş yemeği için di ama bize bahane oldu Alanya kalesini gezdik. Açıkçası biraz hüsrana uğradım inanılmaz bakımsızdı, Zenginliklerimize verdiğimiz değeri birkez daha bu şekilde görmek beni üzdü her yeri inanılmaz çöp içindeydi ne yazık.

Bir de sanırım artık herkes tarafından bilinen, benim de oradayken dikkatimi çeken bir şeyden daha bahsedeyim. Antalya ‘da neredeyse sadece Rus turistler var ama inanılmaz bir şekilde hatta kemerde gördüğüm Türk sayısı sınırlıdır, gördüğüm Türk’lerin çoğu da Rus kızların arkasında dolaşan delikanlılardı.:) Alanya’da ise Rus görmek mümkün değildi orada da sanırım sadece Alman’lar vardı. Zaten Alman’lar Rus’ların olduğu yerle pek gitmezler miş. Bodrum da ise İngilizler varmış resmen ülke paylaşılmış durumda. Ama neye gidersen git sanırım en sevilmeyenler yine yerli turistler .

Neyse sonuç olarak güzel bir hafta geçirdim özellikle senenin yorgunluğunu kafa dinleyerek attım ,zaten ramazanda dolayı her yer bomboştu. Özellikle şu sıralar güney kıyılarını size de tavsiye ederim. Hiç olmazsa bayramda kaçamak yapılabilir yaza veda olarak.:)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder